Ordumuz muydu, yoksa her ay düzenli Kiliseler Birliğinden barış alan Saylan mıydı ve onun yaveri ÇEV miydi? İslam'a karşı eylem ve söylemlerin odağı olanlar, önemli değildi.
Askeri okullarda, namaz muayenesi yapanların, ÇEV ve ÇYDD kapsamındaki okul öğrencilerine atılan çengellerin farkında değiller miydi?
Önemli olan bu çağdaş yaşam konusuydu. Asıl olan ülkemizde TC kurulalı beri uygulanmakta olan İslam Düşmanlığı sendromuydu. Bu İngiliz Churchill’in Komutanlara gösterdiği istikametle de örtüşmekteydi. Türkleri Kur’an’dan uzak tutmak. Kur’ansız Müslümanlığa giden yolda bütün İslam Düşmanları ve onların sivil kuruluşlarının Avrupalılarca desteklenmesi kaçınılmazdı. Hedefte Anadolu vardı, Anadolu eski hristiyan, bizans toprağıydı, geri alınmalıydı. Harcamaların, bağışların lafı mı olurdu, ne önemli vardı. İşbirlikçi bulmak kolay mıydı? Bulmuşken, hedefe varmak içinde herşey mübahken haçlı seferlerinden ve büyük bir savaşta Türkleri de yenememişken kaleyi içten fethetme imkanı da böylece doğmuşken, Türkan Ablaya kurban olsundu misyonerler....
Askerle uyuşanlar veya askerlerin uyuştukları arasındaki benzerlikleri tek tek saymaya gerek görmeden azıcık din konusunda ki güncel haberleri takip etmek veya halk içinde konuşulanlara bakmak yeterlidir.
HASAN AHMET EVLİYAOĞLU yazdı
DEVAMI>>>
Yorum Gönder
Saldırı, küfürler yorum/fikir sayılmaz.Tarih övgü veya sövgü kitabı değildir.Yorumlarınızı yazarken lütfen İsminizi belirtiniz.