<$Bl ... “Kâbe’yi insanlar için toplanma ve güven yeri kılmıştık ve ‘İbrahim’in makamını namazgâh edinin’ demiştik.” (Bakara, 125) ... Kâbe kapısının birkaç metre karşı sında, sarı bir mahfaza içinde yer alan Makam-ı İbrahim denilen taşı, Hz. İbrahim’in, oğlu İsmail ile birlikte Kâbe’yi yeniden inş a ederken üzerine basıp iskele olarak kullandığına inanılmaktadır. Bir başka inanışa göre o, Hz. İbrahim’in insanları hacca davet için üzerine çıktığı taş tır. Bunlardan her ikisi de mümkün olabilirse de,bizim açımızdan önemli olan, ilk defa Hz. Ömer tarafından “Keşke Makam-ı İbrahim’de namaz kılsak?” diye dile getirilen talebin hemen ardından orada namaz kılınmasını emreden yukarıdaki ayetin inmesidir. Gerek bu emir, gerekse Hz. Peygamber’in Makam-ı İbrahim’i Kâbe ile arasına alarak namaz kılması sebebiyle, tavaf sonrası kılınan iki rekat namaz izdihamın olmadığı durumlarda orada veya oraya yakın bir yerde kılınmaktadır. Hz. Peygamber, Makam-ı İbrahim’de kıldığı iki rekat namazında Allah’ın birliğini, tevhidi içeren Kâfirûn ve İhlâs surelerini okumuş tur. ... Acaba hacı, insanları Allah’a davet ederken hangi seviyeye çıkmalı, nasıl bir dayanak veya basamak kullanmalıdır? Bu iskele veya basamak, ilim mi, ahlâk mı, mal mı, samimiyet mi, gayret mi, emanet mi, ehliyet mi olmalı? Yoksa hepsi mi? Allah nezdindeki mevkiin yükselmesinde, iman evinin yeniden inş a edilmesinde kullanmak zorunda olduğu iskeleler ve insanları hayra ve Hakk’a çağıracağı minberleri neler olmalı? Bunu düşünmelidir. Diyanet
|
Yorum Gönder
Saldırı, küfürler yorum/fikir sayılmaz.Tarih övgü veya sövgü kitabı değildir.Yorumlarınızı yazarken lütfen İsminizi belirtiniz.